Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek
Anlamını, hakaret olup olmadığını, cezasını ve emsal kararları ögrenin.
"Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek"
Söylemi bir hakaret değil.
- Hakaret Değil
- Hakaret
Anlamı
"Nefret ve öfke duygularıyla hareket etmek" duygusal bir tepki veya durumun etkisi altında kalarak, öfke veya nefret duygularıyla motive olan bir şekilde davranmak anlamına gelir. Bu tür duygusal tepkiler, mantıklı düşünme ve yargılama yeteneğini etkileyebilir ve kişinin kararlarını ve davranışlarını olumsuz bir şekilde etkileyebilir.
Nefret ve öfke duyguları, bireysel veya toplumsal düzeyde çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Bu duygular, adaletsizlik, haksızlık, kişisel kayıplar, ayrımcılık veya travmatik deneyimler gibi durumlar sonucunda ortaya çıkabilir. Ancak, bu duyguların etkisi altında hareket etmek genellikle sağlıklı ve yapıcı sonuçlar doğurmayabilir.
Nefret ve öfke duygularıyla hareket etmek, çatışmaları artırabilir, iletişimi zorlaştırabilir ve kişinin etrafındaki ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, duygusal dengeyi korumak, duygusal tepkileri kontrol etmek ve daha yapıcı, empatik ve mantıklı bir şekilde davranmak önemlidir. "Nefret ve öfke duygularıyla hareket etmek" ifadesi, genellikle olumsuz sonuçlara yol açabilecek duygusal tepkilerin etkisi altında kararlar almak veya davranmak anlamında kullanılır.
Hakaret mi?
Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek kelimesi hakaret değildir.
Cezası
Vatandaşa Hakaret
Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek demenin cezası yoktur
Kamu Görevlisine Hakaret
Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek demenin cezası yoktur
Cumhurbaşkanına Hakaret
Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek demenin cezası yoktur
Alenen Hakaret
Nefret ve Öfke Duygularıyla Hareket Etmek demenin cezası yoktur
Emsal Kararlar
Karar #1
Sonuç olarak, sanık tarafından dilekçesinde kullandığı ifadeler Hakimin reddi talepli dilekçede, hâkimi hedef alarak: Dava başlangıcından sonuna kadar şahsım hakkında ön yargılı, dava dosyasını incelemeden karşı tarafı haklı çıkartan, hemcinsini destekler, bana karşı nefret, öfke duyguları ile hareketle davaların devamım sağlamış, para cezalarını peşin yatırtarak beni beş parasız aç kuru ekmeğe muhtaç dilenci durumuna düşürmüştür, sayın hâkim hanımefendiye bildirdiğim halde tamamen kayıtsız kalmış, bu hususla ilgili hiçbir işlem yapmamıştır, beni azarlayarak aşağılayarak engellemiş olduğu halde davalara katıldım, ön yargılı davranacağına inancım sonsuz olduğundan, davama başkanlık etmesini istememekteyim) TCK'nın 128. maddesinde düzenlenen iddia ve savunma dokunulmazlığı kapsamında kaldığı gibi, değer yargısı niteliğine sahiptir. Bu itibarla somut bir fiil ya da olgu isnat etmek şeklinde kabul edilemez. Ayrıca bahse konu ifadeler, söylendiği yer ve zaman unsurları da gözetildiğinde mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp eleştiri niteliğindedir. Bu durumun aksinin savunulması, suçla korunmak istenen değeri ölçüsüz bir şekilde genişletmek ve ifade özgürlüğünü ön plana çıkaran evrensel hukuk düşüncesiyle bağdaşmayan bir yorum anlamına gelecektir. Bu itibarla, hakaret suçunun unsurlarının somut olayda oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine hükümlülük kararı verilmesi kanuna aykırı...
Yargıtay 18, CD Esas: 2015/35929 Karar: 2017/7230 Tarih: 7:06.06.2017